Zeytinyağı, Akdeniz kültürünün vazgeçilmez bir parçası olmasının yanı sıra sağlık açısından da oldukça değerlidir. Ancak market raflarında karşımıza çıkan "natürel sızma", "riviera", "soğuk sıkım" veya "erken hasat" gibi farklı terimler tüketiciler için kafa karıştırıcı olabilir.

Zeytin, çoğumuzun kahvaltı sofralarından eksik etmediği, peynirin en iyi dostu, simidin en güzel eşlikçisi... Ama onu tam anlamıyla tanıyor muyuz gerçekten? Mesela, zeytinin aslında bir sebze değil, bir meyve olduğunu biliyor muydunuz? Evet, bilimsel sınıflandırmaya göre zeytin, şeftali, kiraz ve erik gibi meyvelerin de dahil olduğu drupe adı verilen etli ve çekirdekli meyveler grubuna girmektedir.

Zeytinyağı, içerdiği yüksek orandaki tekli doymamış yağ asitleri ile sağlıklı bir beslenme düzeninin temel taşlarından biridir. Özellikle oleik asit açısından zengin olan bu doğal yağ, kalp-damar sağlığını destekleyici etkisiyle bilinir. Harvard T.H. Chan School of Public Health ve Mayo Clinic gibi prestijli sağlık kuruluşları, tekli doymamış yağ asitlerinin kötü kolesterolü azaltmaya yardımcı olduğunu, aynı zamanda iyi kolesterolü koruduğunu vurgular. Sağlıklı yağ asitleriyle beslenmek, bedenin enerji ihtiyacını karşılamakla kalmaz, aynı zamanda hücre zarlarının yapısında da önemli rol oynar.

İtalya’nın bir köyünde yapılmış gibi hissettirecek makarna tarifimize hazır mısınız? Sadece birkaç basit malzeme ve biraz sabırla, mutfağınızdan mis gibi kokular yükselten taptaze makarnalar hazırlayabilirsiniz. Gaia Oliva Everyday Trilye zeytinyağı ile yoğrulan bu hamur hem kıvamı hem de lezzetiyle sofralarınıza bambaşka bir dokunuş katacak.

Hem doyurucu hem hafif, üstelik her yere sizinle gelebilecek bir lezzet ister misiniz?” Rengarenk sebzelerle hazırlanan bu pirinç salatası, Premium Ayvalık zeytinyağı ile hafif ve dengeli bir tat yakalıyor. İster ofiste öğle molasında ister piknikte ister uzun bir yolculukta… Bu salata hem pratikliği hem de taptaze lezzetiyle dört mevsim sofralarınızda yerini alacak.

Fırından çıkan mis gibi peynir kokusuna karşı koymak çok zor biliyoruz. Taptaze mantarlar, renkli biberler ve zeytinyağının muhteşem uyumuyla hazırlanan bu güveçte mantar tarifi hem pratik hem de sofraya sıcacık bir dokunuş katıyor.

Doğanın mucizelerinden biri olan zeytinyağı, yüzyıllardır hem mutfakta hem de güzellik ritüellerinde kendine yer bulmuştur. Saç bakımında da oldukça etkili olan bu doğal yağ, içerdiği E vitamini, antioksidanlar ve sağlıklı yağ asitleri sayesinde saçları derinlemesine besler. Özellikle kuru ve mat saçları nemlendirerek daha yumuşak, parlak ve sağlıklı bir görünüme kavuşmalarını sağlar. Ayrıca zeytinyağı, saç tellerini kaplayarak çevresel etkenlere karşı koruyucu bir bariyer oluşturur. Bu da saç kırıklarını önler ve saçın daha güçlü uzamasına yardımcı olur. Araştırmalar, zeytinyağının saç derisini yatıştırdığını ve kepek oluşumunu azalttığını da ortaya koymaktadır.

Doğal bakım yöntemleri arasında son yıllarda popülerlik kazanan at kılı fırçası, vücuda sağladığı faydalarla dikkat çekiyor. Adını, üretildiği doğal at kıllarından alan bu fırça, özellikle cilt sağlığını desteklemek ve kan dolaşımını hızlandırmak için tercih edilmektedir. Düzenli kullanımda cildi ölü hücrelerden kurtararak daha pürüzsüz ve parlak bir görünüm kazandırabilir.

Hepimiz genel sağlık durumumuz ve ihtiyaçlarımıza yönelik beslenme düzenimizde değişiklikler yapabiliriz. Kilo verme ihtiyacı da bu durumlardan biri. Siz de “Fazla kilolarımdan kurtulmak istiyorum. Beslenme düzeninde nasıl bir değişiklik yapmalıyım?” diyorsanız ketojenik diyet aradığınız çözümü size sunabilir.

Yediğimiz gıdaların genel olarak sağlığımız üzerinde etkisi olduğunu söylemek mümkün. Çünkü beslenme düzeninde yaptığımız her bir tercih sadece kilo verme veya alma durumumuzu değil; fiziksel, mental ve bilişsel sağlığımız açısından da önemli bir yapıya sahip. Bu nedenle de günümüzde odak noktasına sağlığa yönelik etkileri alan pek çok farklı diyet seçeneği ile karşılaşıyoruz. İşte, bunlardan biri de son yıllarda adını sıkça duymaya başladığımız MIND diyeti.

Zaman hızla geçiyor, teknoloji gelişiyor ve neredeyse her gün yeniden tüketeceğimiz yeni ürünler veya hizmetler ile karşılaşıyoruz. Ancak bu tüketim alışkanlığı, kişileri aynı zamanda ihtiyaçtan fazlasını satın almaya ve daha çok atık oluşturmaya itiyor. Özellikle lezzetli sofralar kurmamızı sağlayan mutfaklarımız, aynı zamanda gıda israfının en çok yapıldığı yerler arasında.

Zeytin ağacı sadece doğanın sunduğu bir şifa kaynağı değil, aynı zamanda korunması gereken bir değer. Zeytin meyvesi ile hayatımıza lezzet ve şifa katan zeytin ağaçlarının korunması için de üretim aşamasındaki özen oldukça önemli. Çünkü zeytin ağacının verimini kaybetmemesi ve geleceğe aktarılması için üretimde kullanılan yöntemlere dikkat edilmesi gerekli. Özellikle zeytin ağacından meyvelerin toplandığı hasat dönemlerinde. Peki, çevre dostu bir üretim için zeytin hasadı nasıl olmalı?